Site Haberleri

Usta Dişci

Usta Dişci Orta yaşlı yakışıklı, barda yalnız başına oturan fevkalade seksi sarışının yanına oturmuş. Laf lafı, laf kapıyı açmış tahmin edersiniz. Hangi kapıyı... Yatak odasının kapısını tabii. Soyunmuşlar.. Bembeyaz çarşafların üzerine uzanırlarken seksi sarışın sormuş: "Siz dişçisiniz galiba.." "Evet" demiş adam, biraz şaşkın.. "Nerden anladınız?.." "Yatağa girmeden önce ellerinizi ne kadar dikkatle, ne kadar titiz sabunladınız, ona dikkat ettim de.." Yarım saat sonra, seksi sarışın bir daha mırıldanmış: "Siz sadece dişçi değil, çok büyük, çok usta bir dişçi olmalısınız!.." Adam hafiften kasılmış. Yatağın başucundaki sigara paketine uzanırken mağrur mağrur sormuş: "Peki bunu nerden anladınız?.." "Hiçbir şey hissetmedim de.."

  • Daha Fazlası İçin
  • Atatürk'ün Hayatı

    Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde Hanım'dır. Baba tarafından dedesi Hafız Ahmet Efendi XIV-XV. yüzyıllarda Konya ve Aydın'dan Makedonya'ya yerleştirilmiş Kocacık Yörüklerindendir. Annesi Zübeyde Hanım ise Selânik yakınlarındaki Langaza kasabasına yerleşmiş eski bir Türk ailesinin kızıdır. Milis subaylığı, evkaf katipliği ve kereste ticareti yapan Ali Rıza Efendi, 1871 yılında Zübeyde Hanım'la evlendi. Atatürk'ün beş kardeşinden dördü küçük yaşlarda öldü, sadece Makbule (Atadan) 1956 yılına değin yaşadı.

  • Daha Fazlası İçin
  • Gerekli Bilgiler

    Deniz kobrası, dünyanın en zehirli yılanıdır. · Filler zıplamayan tek memelilerdir. · Yetişkin bir ayı, bir at kadar hızlı koşabilir. · 2 bin 600 kurbağa cinsi vardır. · Bir sineğin, saatteki hızı 8 km'dir. · Yunuslar, gözleri açık uyurlar. · Sümüklüböceklerin dört tane burnu vardır. · Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür. · İnek sütünün pH değeri 6'dir.

    Daha Fazlası İçin

    Güneş Ne Kadar Sıcaktır?

    Güneş Ne Kadar Sıcaktır? Güneş, Güneş Sistemi'ndeki en büyük gök cismidir. Çok sıcak ve yanmakta olan bazı gazlardan oluşur. Bu nedenle, yüzeyinde her saniyede milyonlarca atom bombası patlamasına eşit güçte patlamalar olur. Bu patlamalarda boyu Dünyamızın büyüklüğünün 40-50 katı olan alevler fışkırır. Güneş'in dış yüzeyindeki sıcaklık 6000 derece, içindeki sıcaklık ise 12 Milyon derecedir.

    Daha Fazlası İçin

    Sayaç

    web-odew.tr.gg

    Reklam

    web-odew.tr.gg

    Paylaşmak Güzeldir...Yeterki Paylaşmasını Bil...

    **| Paylaşmak Güzeldir...| Yeter ki Paylaşmasını Bil... |**

    61

                                               Metinlerin Sınıflandırılması

    Metinler gerçeklikle ilişkileri, işlevleri ve yazılış amaçları bakımından sınıflandırılırlar. Bu açıdan netinler, sanat metinleri ve öğretici metinler olmak üzere işlevleri bakımından ikiye ayrılır.

    Sanat metinlerinde yan anlam değeri taşıyan ve okuyucunun anlayışına, sezgisine bırakılan ifadelere yer verildiğini, mecazlı ifadeler kullanıldığını böylece anlatıma çağrışım ve duygu değeri kazandırarak okuyucunun yeni ve farklı anlamlar çıkarabildiğini görüyoruz. Sanat metinlerinde gerçekliğin dönüştürülmesi söz konusudur.

    Öğretici metinler ise bilgi vermek amacıyla yazılırlar. Öğretici metinler günlük hayatın gerçeklerini, tarihi olayları, felsefi düşünceleri ve bilimsel gerçekleri anlatan metinlerdir. Öğretici metinler genelde kelimelerin ilk anlamlarıyla oluşturulduklarından, bu metinler okuyucuda aynı izlenimi bırakırlar.

    Sınıflama ve sınıflandırma, felsefede "bilgide ilk ve en önemli adım olarak, belirli şeylerin birliğini ve çeşitli şey türleri arasındaki ilişkiyi kavramanın yolu; doğada düzen keşfetmenin ilk ve en basit yöntemi. Konu ve nesneleri cins tür ilişkisine göre sıralama" olarak tanımlanır. Sınıflandırma öğrenmeyi, öğretmeyi, araştırmayı kolaylaştırmak İçin yapılır.

    Canlıların çevrelerinde bulunan unsurların sınıflandırılması, insanın yeryüzünde ortaya çıkışından daha eskidir. Zira hayvanlar bile çevrelerinde bulunan objeleri besinler, besin olmayanlar, düşmanlar, rakipler, eşler vs. şeklinde bir gruplandırma yaparak tanırlar. Sınıflandırmanın tarihi Eski Yunan'a kadar uzanır. Eski Yunan bilginlerinden Hippocrates (M.Ö. 460-377), ilk olarak hayvan türlerini saymıştır. Ancak sınıflandırmaya ait bilinen en eski çalışma Yunan filozof Aristoteles(M.Ö.354-291) tarafından yapılmıştır. Aristoteles yapmış olduğu sınıflandırmada "hava, kara ve su" gibi canlıların yaşam ortamlarını temel olarak almıştır.

    Bilim adamları, canlı ve cansız varlıklar hakkında sistemli ve yeterli bir bilgiye sahip olmak ve dolayısıyla canlı ve cansız varlıklar hakkındaki karışıklığı gidermek için sınıflandırmaya ihtiyaç duymuşlardır. İşte sınıflandırma yapılmamış olsaydı birçok canlı ile İlgili bilginin gelecek kuşaklara aktarılması da söz konusu olmayabilirdi. Günümüzde bilimin her kolunda ilerleme kaydedilmesinin nedeni, işte bu sınıflandırma yönteminin oldukça gelişmiş olması ve daha da geliştirilmesine yoğun bir şekilde devam edilmesidir. Çünkü sınıflandırılamayan şeyler anlamsızdır; tanımlanması, değerlendirilmesi, yargılanması ve diğerlerine iletilmesi mümkün değildir. Bu nedenle sınıflandırılamayan ve adlandırılamayan şeyler sosyal gerçekliğimizin bir parçası olmaz. Sınıflandırma ve adlandırma 'şeyleri' tanıdık hale sokar ve anlam ve önem kazandırır.

    Sınıflandırmada dikkate alınacak belli başlı kurallar şu şekilde sıralanabilir:
    a. Sınıfları ayıklamak ya da öbeklemek için, her adımda yalnızca tek bir ilke kullanılabilir.
    b.  Sınıflama ya da bölmenin adımlarında, hiçbir grup ya da sınıfın atlanmamış olmasına dikkat edilmelidir.
    c. Hiçbir ara adım unutulmamalıdır.


    Copyright © 2008-2009 Reserved ® - Tasarım:Web-Odew

    http://web-odew.tr.gg Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol